Beni memnun etmeyen bir şeyler var, memnun eden az şey var.
Ben her daim memnun olmak oyununu oynayan bir memnuniyetsizim.
O zaman tüm dürüstlüğümle: Tanıştığımıza memnun olmadım hayat.
***
Hayat ve içindekiler bu kadar tutarsızken, benim sürekli
tutarlı olmaya çalışmam çok saçma.
Sırf bu yüzden diyorum ki bir dediğim bir dediğimi tutmasın,
insanların canı acısın.
Birisi bir sözüyle çat diye kırıveriyorsa beni orta
yerimden, ben de yapabilmeliyim.
“Haklısın” demeyi bırakmalıyım bir kenara. Ben de haklıyım.
İlk iş, gülümsemeyi bırakmalıyım.
Bir savaşsa bu hayatla aramızda olan, 23 senecik hayat daha
güçlü. Ben ondan daha küçüğüm. İkimizden biri değişecekse eğer, o şanssız
benim.
***
Hiç kimse elini kolunu sallaya sallaya mutlu olmasın, herkes
mutluluğu hak etmek için bir şeyler yapsın.
***
Güzellik, güzellikle karşılık bulmuyor. Başının üzerine
çizip durduğun o baloncuklar, bir iğneyle patlatılacak kadar zayıf, bir nefesle
uçacak kadar narin.
Sen çiziyorsun, birisi dolduruyor içini. Sonra aynı kişi
sıkılıyor o balondan, başka oyuncaklara kayıyor gönlü. Batırıyor iğnesini, ses
bile çıkarmadan patlayıveriyor balonun.
Ya da üflüyor bir kez, uçup gidiyor bulutçuk.
***
Kimse açıp da kalbime bakmıyor.
Hissettiğim ve hissettirilen tek güzel şey kendimi güzel
hissetmek. Ne kadar acınası.