15 Temmuz 2012 Pazar

An Seçimi



“Bu anı sonsuza kadar yaşarım ben” diyebileceğimiz bir an gelecek, biliyorum.
Aslında çoktan teşrif etti, poşet poşet taşıdığı mutluluk hediyeleriyle birlikte. Anlar konuştu bağıra çağıra, biz sessize aldık kendimizi. Bitmesini istemediğimiz çok an bitti bile çoktan. Her seferinde eskisini unutup, yenisini sevmez miyiz ki zaten.

Yenileri biraz daha yeni, daha cüretkar, fazla parıltılı. Anı yaşattığı kişinin huyunu suyunu almış biraz. Kendi gibi değil, sevdiğinin sevdiği gibi davranıyor.
Kendi gibi olmayanlar, birden ve sebepsiz yere yüreklerinin son hızlarıyla koşup ağızlarına kadar gelmesini de seviyorlar. Anı yaşatanlar gerekli gereksiz korku sarıyorlar hep yüreklere.

Yeni misafirlerimiz var aynı zamanda. Yaşayacaklarımız kapıda. Poşet poşet taşıdıkları kullanma talimatsız, faydalı faydasız hediyeleriyle birlikte.

An seçimi yapamam ben. Korku bile sevdirir kendini. Ama sakın korkutma beni şimdi.
Sen yaz dedin, ben de yazdım.

6 yorum:

GK dedi ki...

http://4.bp.blogspot.com/_w927ROGQAtE/SamcSv-CVeI/AAAAAAAAANg/78MKCjtURoo/s400/anlamadik.jpg

Serapus dedi ki...

:D
Bir daha oku murat, bir daha.

Sergerdan dedi ki...

Ben de anlamadim.

Serapus dedi ki...

Sık rastlanan bir durum tabi.

deeptone dedi ki...

hımmmm çok iyi bu inan.
:)
ve ilk paragrafı ben yazmalıydım yaw.
senin bu kısacık ama arkasında bi çekmece derin düşünce olan yazıların.
:)

Serapus dedi ki...

deep;
Çok sağol. :)
Belki de laf kalabalığı, kim bilir. :)